Zeytinyağına ‘karakter’ kazandırdı, satışı yüzde 50 arttı

Tariş, zeytinyağının nüfus kağıdını çıkardı, satışlarını yüzde 50 artırdı. Tariş’in bu uygulaması dünyanın en büyük zeytinyağı üreticisi İspanya’da zorunluluk haline geldi. Tariş Zeytin ve Zeytinyağı Birliği Başkanı Cahit Çetin, “karakterli zeytinyağı” sloganıyla piyasaya sunulan zeytinyağlarının tüketici tarafından büyük ilgiyle karşılandığını ve geçen yıla göre natürel sızma kategorisinde yüzde 50 oranında satışları artırdığını söyledi. Zeytinyağının elde edildiği zeytinin türünün “varyete” olarak tanımlanırken, bu cinsin yetiştiği coğrafya ve iklim şartlarının da ikinci önemli belirleyici olduğunu ifade eden Çetin, Türkiye’nin dünyada olduğu gibi varyete kavramını oturtması gerektiğini dile getirdi.

Tüm çalışmalarında coğrafi işaret ve varyeteyi öne çıkardıklarını vurgulayan Çetin, “Zeytinyağının nüfus kağıdı diyoruz. Sektörün bazı temsilcileri buna karşı dururken, en güzel yanıtı Tariş Zeytinyağı tüketicileri verdi. Kimlikli ve karakterli zeytinyağlarımızın satışa sunulmasıyla bir önceki yıla göre satışlarımız yüzde 50 artış gösterdi. Tariş’in bu uygulaması dünyanın en büyük zeytinyağı üreticisi İspanya’da zorunluluk haline geldi. İspanyol Hükümeti, zeytinyağı üreticisini ve tüketicisini korumak amacıyla yeni bir uygulama başlattı. Buna göre; 1 Ocak 2014 itibariyle restoran ve kafeteryalarda masalara konulan yağların içeriğinin ne olduğunun bilinmesi amacıyla ürüne ait bilgilerin etiketlerinde yer almasını zorunlu hale getiriyor. Artık dünya ‘zeytinyağı’ kavramından ‘zeytinyağları’ kavramına geçti. Zeytinyağı üreticisi Türkiye’de Tariş bunun öncülüğünü yaptı ve tüketicisinden de büyük ilgi gördü” dedi.

Tüketici kendi seçimini yapmak istiyor

Tariş zeytin ve Zeytinyağı Birliği’nin Ege Bölgesi’nde 6 ilde yaygın 32 kooperatif bölgesinde ortaklarının ürünlerinden elde edilen zeytinyağlarının bölgenin tüm farklılıklarını sergilediğini bildiren Çetin, şunları söyledi: “2012 yılı sonunda başlattığımız bir çalışmayla (karakterli zeytinyağı) sloganıyla tüketicimize ulaştık. Kuzey Ege Bölgesi’nde yetişen (Edremit-Ayvalık yağlık zeytinden) ve Güney Ege Bölgesi’nde yetişen (Memecik yağlık zeytinden) ürünleri varyete ve yetiştiği bölge ile karakterini tümüyle ambalajına taşıdık. Etkin tanıtım kampanyalarıyla bu alanda farklılığı ve farkındalığı artırmaya dönük çalışmalar yürüttük. Gördük ki tüketici sektörün çok önünde. Sektörde en yüksek artışı bu grup oluşturmuşsa tüketicinin talebine karşılık verilmiştir.”

Bölge zeytinciliği çöküntüye gidiyor

Türk zeytinciliğinin kalitesinin simgesi olan asırlık ağaçlarını rekabet edemezlikten üreticinin elden çıkarmaya çalıştığını vurgulayan Çetin, “Bugün yük haline gelen zeytincilik Türk zeytin ve zeytinyağı sektörüne hatta Türk ekonomisine büyük katkılar sağladı. Zeytin üreticisi, her yönden gelen darbelerle üretimden uzaklaşıyor. Bu sene ürünüm yok diye sevinen zeytincileri biliyorum. Hasat masrafından kurtulduğuna seviniyorlar. Çünkü kazancı hasat maliyetini karşılayamıyor. Ürünü tarlada bırakmayı da onuruna yediremiyor. Haksız rekabet karşısında bölgemiz zeytinciliği hiç ummadığımız şekilde hızla çözülmeye, çöküntüye gidiyor” diye konuştu.

‘Her yağın karakteri vardır’

Tariş olarak “Karakterli zeytinyağı” sloganıyla reklama çıktıklarını hatırlatan Cahit Çetin, “Her yağ karakterlidir. Yeter ki kimliğini saklamasın. Etiketine de cesurca yazsın. Hiçbir bölgenin yağıyla sorunumuz olmadığı gibi bunu zenginlik olarak değerlendiriyoruz. Bizim sorunumuz tüketiciyi kandıranlarladır. Akdeniz Bölgesi’nden TIR’larla tane zeytin geliyor. Bölgemizde işleniyor ve bu yağ bölge fiyatlarıyla alıcı buluyor. Kendi kimliğiyle satılıyor olsa hiçbir sorun yok. Ancak Ege Bölgesi dışında diğer bölgelerden getirilen zeytinlerden elde edilen yağlar Körfez yağı, Aydın yağı diye satılıyor. Bu karmaşa yüzünden Tariş hinterlandında zeytincilik üreticiye yük haline geliyor” diye konuştu.